Son zamanlarda yaygın bir şekilde ismini duyuran vejetaryen beslenme bitkisel kaynaklı besinler tüketme tarzıdır. İnsanlar genellikle dini veya kişisel nedenlerin yanı sıra hayvan hakları gibi etik konular için vejetaryen bir beslenmeyi benimser. Sadece beslenme rejimi olarak değil; yaşam tarzı, hayat felsefesi ve etik yaklaşım olarak da kabul edilmektedir. Tarihçesi çok eski olan bu beslenme şekli, Antik Yunan’da Orfectler, Hindular, Budistler ve Adventisler bilinen eski vejetaryen toplumlardır. İnsanlar etobur mu, otobur mu olduğu tartışılır ve insanoğlunun acı toplayıcı olduğu zamanlarda etobur yerleşik hayata geçtiğinde otobur olmayı öğrendiği ileri sürülür. Şimdi ise yiyeceklerimizi istediğimiz gibi emin ettiğimiz dönemde bitkisel ve hayvansal gıdaları birlikte tüketmeye başladık.
Vejetaryen bireyler bitkisel besinler tüketirken et, kümes hayvanları, balık, yumurta, süt, peynir, yoğurt gibi hayvansal besinleri az miktarda tüketirler veya hiç tüketmezler. Vejetaryen adı altında birçok sınıflandırma vardır. Tek bir başlıkta toplanan birçok beslenme şeklini şöyle ayırabiliriz;
- Lakto-ovo-vejetaryen: Hiçbir et tüketilmez, yumurta, süt, süt ürünleri ve bal tüketilebilir.
- Lakto-vejetaryen: Et, yumurta tüketilmez. Süt, süt ürünleri ve bal tüketilebilir.
- Ovo-vejetaryen: Yumurta hariç hiçbir hayvansal ürün tüketilmez.
- Pesko-vejetaryen: Et, tavuk tüketilmez. Balık ve diğer deni ürünleri tüketilebilir.
- Polo-vejetaryen: Kümes hayvanları tüketili, diğer hayvansal ürünler tüketilmez.
- Semi-vejetaryen: Vejetaryen ve etçil beslenme arasındaki geçiş olarak kabul edilir, sınırlı miktarda et (sadece balık ve tavuk) tüketilebilir. Yumurta ve süt ürünleri serbesttir.
- Frutaryen: Diyet programında meyveler ön plandadır. Bitkilerin zarar görmemesi ana kuraldır. Meyvelerin müdahalesiz dalından düşmüş olması gerekir.
- Vegan: Et, balık, kümes hayvanları, yumurta ve süt ürünlerinin yanı sıra bal gibi diğer hayvansal kaynaklı ürünleri ortadan kaldırır.
Vejetaryan beslenme et, balık veya kümes hayvanı içermiyor. Diğer versiyonlar ise yumurtaların, süt ürünlerinin, ve diğer hayvan ürünlerinin dahil edilmesini veya hariç tutulmasını içerir.
Sağlık Açısından Etkisi
Vejetaryen beslenme bir dizi sağlık yararı ile ilişkilendirilir. Araştırmalar vejetaryen beslenmenin et yiyenlere göre daha iyi beslenme kalitesine sahip olma eğiliminde ve lif, c vitamini, e vitamini ve magnezyum gibi önemli besin değerlerinin daha yüksel alımına sahip olduğunu göstermektedir.
Vejetaryen bir diyet;
Kilo Kaybını Arttırabilir
Vejetaryen beslenme kilo kaybı için stratejik bir beslenme olabilir. Bir incelemede vejetaryenlerin, vejetaryen olmayanlara göre 18 hafta boyunca ortalama 2 kilo daha fazla kaybettiğini gösterdi.
Kanser Riskini Azaltabilir
Bazı araştırmalar vejetaryen beslenmenin göğüs, kolon, rektum ve mide dahil olmak üzere daha düşük kanser risk ile bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. Ancak mevcut araştırmalar sebep-sonuç ilişki ile kanıtlanmayan gözlemsel araştırmalar ile sınırlıdır. Bazı araştırmaların tutarsı bulgular ortaya çıkarabilir, unutmayalım.
Kan Şekerini Stabilize Edebilir
Birkaç araştırma vejetaryen beslenmenin kan şekeri seviyesini korumaya yardımcı olabileceğini göstermektedir. Uzun sürede kan şekerini de stabilize ederek diyabeti de önleyebilir.
Kalp Sağlığınıza Yardımcı
Kalbinizin güçlü ve sağlıklı kalmasına yardımcı olabilecek olan vejetaryen beslenme birkaç kalp hastalığı risk faktörünü azaltır.
Vejetaryenler birkaç temel besini daha fazla alma eğiliminde olmakla kalmaz, aynı zamanda kilo kaybı, azalan riskler, daha iyi kan şekeri ve kalp sağlığı ile ilişkilendirilmiştir.
Et ve hayvansal bazlı ürünleri kesmek, beslenme yetersizliği yaratabilir. Bunun için iyi dengelenmiş araştırılmış ve doktor yardımı alınmış olarak beslenme şeklinizi seçip başlamanız daha sağlıklı olacaktır. Vejetaryen beslenme ve beslenme çeşitlerine bir yaşam tarzı olarak bakmak daha çok olumludur.